Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, yaptığı açıklamada konkordato ilan eden şirket sayısındaki artışın ticari hayatı olumsuz etkilediğini belirtti. Baran, Ocak-Temmuz 2024 döneminde bin 554 şirketin konkordato başvurusunda bulunduğunu, bu sayının geçen yılın tamamının üzerine çıktığını vurguladı. Ayrıca, 788 şirketin geçici mühlet, 311’inin de kesin mühlet kararı aldığını açıkladı.

Konkordato sürecinde şirketlerin koruma altına alındığını, ancak ticari ilişki içinde bulundukları diğer firmaların bu korumadan yararlanamadığını belirten Baran, konkordato ilan eden şirketlerin borçlarını ödeyememesi durumunda diğer şirketlerin de mali dengesinin bozulduğunu ifade etti. Bu durumun küçük işletmeler için iflas riskini artırdığına dikkat çekti.

Baran, konkordato sisteminin yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurgulayarak, konkordato fonu oluşturulmasının bu sorunu çözebileceğini önerdi. Bu fon sayesinde alacaklı şirketlerin ödemelerini güvence altına alabileceğini belirtti. Sistemin mevcut haliyle devam etmesi durumunda daha fazla konkordato mağduru ortaya çıkabileceği uyarısında bulunan Baran, konunun TBMM gündemine taşınmasını talep etti.

Ticarette Konkordato Tedirginliği Artıyor

Baran, konkordato ilan eden şirketlerin sayısındaki artışın iş dünyasında ciddi bir tedirginlik yarattığını belirterek, özellikle uluslararası projelerde başarılı olmuş ve borsada işlem gören bazı büyük şirketlerin konkordato ilan etmesinin endişe yarattığını ifade etti. Ticari hayatın sürdürülebilirliği için konkordato sisteminin acilen gözden geçirilmesi gerektiğini savunan Baran, konkordato ilan eden büyük firmaların küçük işletmeleri iflasın eşiğine getirdiğini ve bu zincirleme etkinin ticari düzeni bozduğunu söyledi.

Baran, konkordato fonu oluşturulmasının, ticari hayatın sürdürülebilirliği adına önemli bir adım olacağını ve sistemin mevcut haliyle devam etmesi halinde konkordato mağdurlarının artacağını dile getirdi. Konkordato ilan eden firmaların borçlarını bir fon aracılığıyla ödemesi gerektiğini belirten Baran, böylece ticari ilişkilerin ve güven ortamının korunabileceğini ifade etti.